Charlize Theron
Kendine güvenen ve güçlü rollerde görmeye alıştığımız Charlize Theron’un babası bir alkolikti. Theron’un annesi kendisini korumaya çalışırken babasını vurarak öldürdükten sonra Theron’u güzellikle yarışmalarına sokarak dikkatini dağıtmaya çalıştı. Bale ve oyunculuğa ilgisi olan güzel oyuncu 1994 yapımı Children of the Corn III filmiyle büyük bir çıkış yaptı.
George Clooney
Yetenekli oyuncunun tam bir sene boyunca arkadaşının dolabında yattığını biliyor muydunuz? Bu olay 1982 yılında bir otoyolda çalışırken gerçekleşmiş. Ünlü ve zengin olduğunda bile, bugünlerini unutamamış ve aldığı her şeyin parasını nakit ödemeyi alışkanlık edinmiş.
Sarah Jessica Parker
Hokus Pokus (1993)’ta Salem’li bir cadıyı canlandıran Sarah Jessica Parker’ın büyük büyük annesi Esther Ellwell 1692 olaylarında cadı sanılıp yakılmak istenen kurbanlardan biriymiş. Neyse ki Esther Ellwell’in idam gününden haftalar önce cadılık mahkemesi dağıtılmış.
Robert Downey Jr.
Aktör, yazar, prodüktör ve yönetmen olan Robert Downey Sr.’nin oğlu. Küçük bir çocukken babasıyla beraber içtiği marijuana, daha sonra kokain bağımlılığına dönüşmüş. 1996 yılında yapılan bir trafik kontrolü sırasında arabasında kokain ve dolu bir tabanca çıktı ve bu olaydan bir ay sonra komşusunun evinde nasıl geldiğini hatırlayamadığı bir şekilde, küçük bir çocuğun yatağında bulundu. Downey Jr., 1970 yılında babasının çevirdiği Pound adlı filmde küçük bir rol alarak sinema kariyerine başladı.
Cate Blanchett
Yüzüklerin Efendisi: Yüzük Kardeşliği (2001) filmindeki rolünü Hugo Weaving ile telepatik ilişki kurabilmesi sayesinde almış. 18 yaşında Mısır’da seyahate gitmiş. İşten tam da bu sırada otelde tanıştığı bir Mısırlıdan film teklifi aldı ve böylelikle Kaboria adlı bir filmin üç sahnesinde oynadı. Altı Oscar adaylığından dördünü yaşamış insanları oynayarak aldı (Bob Dylan, Katharine Hepburn, Queen Elizabeth I).
Drew Barrymore
Çok genç yaşta oyunculuğa atılan Drew Barrymore, 11 yaşında alkol, 13 yaşında da uyuşturucu kullanmaya başlamış. Genç kızken iki kere rehabilitasyona giden Barrymore yardım alarak Hollywood’un çocuk oyuncuları üzerinde yarattığı etkiden kurtulmayı başarmış.
Sean Bean
İngiliz aktörün oynadığı nerdeyse her filmde öldürüldüğü için ‘‘ölme konusunda en iyisi’’gibi ilginç bir şöhreti var. En belirgin ölüm sahnelerinin olduğu filmlere bir göz atmak gerekirse;Tehlikeli Oyunlar (1992), Yüzüklerin Efendisi: Yüzük Kardeşliği (2001) , Ada (2004), Otostopçu (2007) oynadığı karakterin bir kere sahte bir kere de gerçekten öldüğü The Goldeneye (1995) gibi filmler ve Game of Thrones dizisi.
Dolph Lundgren
Rocky 4’ten tanıdığımız Dolph Lundgren tam bir dahi. IQ’su 160 küsur olmasının yanı sıra yedi dil biliyor.
Johnny Depp
Aile problemleri yüzüden erken yaşta alkol ve uyuşturucuya başlayan Depp, intihar girişimlerinde dahi bulunmuş. Gençlik döneminde günde altı paket sigara içtiği için stüdyoya alınmamış; paparazzi dövdüğü, otel odalarını yakıp yıktığı için dava edilmiş ve aktör olmadan önce The Kids adlı punk rock grubunda gitar çalmış.
Harrison Ford
Gençlik yıllarında teklif edilen rolleri beğenmediğinden tamircilik bile yapmış. Şans yüzüne gülüyor ve tamircilik yaparken George Lucas ile tanışıyor. George Lucas, Harrison Ford’a Yıldız Savaşları(1977) filmindeki Han Solo rolünü vermeden önce evine dolap inşa etmesi için işe almış.
Brad Pitt
Sadece 15 dakika gözüktüğü Thelma ve Louise (1991) filmiyle People Magazine dergisi tarafından en seksi erkek ünvanına layık görülmüştü. Hollywood’da oyunculuğa başlamadan önce limuzin şoförlüğü, tanıtımlarda tavuk kostümü giyip broşür dağıtma gibi işler yapmış.
